İzmir’de Halkevleri, İZBAN’da ücretsiz aktarma ve Halk Taşıt uygulaması için topladıkları beş bin imzayı belediye meclisine teslim etti. İzmir Fuarı Basmane Kapısı önünde bir araya gelen Halkevciler, Belediye Meclisi toplantılarının yapıldığı Kültürpark 4 No’lu Hol’e yürüdü. Yürüyüşün ardından yapılan basın açıklamasında “Şimşek programını uygulamaya çalışarak sırtımıza daha fazla yük yüklemenize, kamusal haklarımızdan “zarar ettiğiniz” gerekçesiyle elimizden almanıza izin vermeyeceğiz. Müşteri değil halkız, bizim olanı geri alacağız” denildi

İzmir Halkevleri, İZBAN’da ücretsiz aktarma ve Halk Taşıt uygulaması için topladığı beş bin imzayı İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne teslim etti.
İZBAN’DA ÜCRETSİZ AKTARMA VE HALK TAŞIT UYGULAMASI İÇİN İMZA KAMPANYASI
İzmir Fuarı Basmane Kapısı önünde bir araya gelen Halkevciler, Belediye Meclisi toplantılarının yapıldığı Kültürpark 4 No’lu Hol’e yürüdü.
Yürüyüş esnasında “Ulaşıma ayrılan bütçe arttırılsın! 90 dakika ücretsiz aktarma hakkımızı, halk taşıt uygulamasını, öğrenci kartı uygulamasını geri istiyoruz!” pankartı açılırken “Duy bizi Cemil, bakiyemiz yetersiz”, “Ulaşım haktır, satılmaz”, “İmzalar burada, Cemil nerede” sloganları atıldı.
4 No’lu Hol’ün önü zabıta ve polislerce kapatılmasına rağmen Halkevciler basın açıklaması yaparak imzaları teslim etti.
Yapılan basın açıklamasını Erdem Engin okudu. Engin, “Biz bu kentte uçup giden kiralara, elektrikten, doğalgaza, suya gelen zamlara, enflasyon ile eriyip giden açlık sınırının altında asgari ücretle geçinmeye çalışan milyonlarca İzmirliyiz” diye konuşan Engin, belediyenin TCDD ile anlaşamamasını bahane ettiğini ve İZBAN ulaşımını bir kriz haline getirdiğini ifade ederek geçmiş yıllarda artı para sistemi getirildiğini, bu sistem yüzünden bir lise öğrencisinin parası olmadığı için raylardan atlarken hayatını kaybettiğini hatırlattı.
Belediyenin, iktidarın halka düşman politikalarını yerel yönetimde uyguladığını belirten Engin, belediyenin benzine gelen zamları, işçilerin maaşlarını bahane ederek ulaşıma yılda en az iki kez zam yaptığına dikkat çekti. Engin şu ifadeleri kullandı:
En son ulaşıma yapılan zam ile TCDD ile anlaşma sağlanamadığı belirtilmiş, İZBAN kendisinin zam yapmayacağını ancak aktarma sistemini kaldırdığını açıklamıştı. Metro, ESHOT ile aktarmalı ulaşımda uyumlu olarak çalışan İZBAN, İzmirlilerin günde en az bir kez ulaşıma çift ücret ödemesine neden olmuştu. Kısa süre önce de İZBAN ücretlerine yüzde 24 zam yapıldı. 20 kilometre sonrası her kilometre başına da zam yapılırken en uzun mesafe Aliağa-Selçuk arası tam bilet ücreti 115,9 liradan 246 liraya çıktı.
“Bir ailenin ulaşım masrafları 3000 lira arttı”
Sık kullanılan hatlar arasında olan Menemen-Halkapınar arasında yolculuk yapan İzmirlilerin ilk binişte kartında 200,34 lira olması gerekiyor. Karşıyaka’dan Alsancak’a gelmek için kartımızda en az 161,87 lira olması gerekiyordu. Tepkilere neden olan fahiş zamlar nedeniyle İZBAN’a yapılan zamda yeni düzenleme yapılarak kilometre başına alınan ücret 1,86’dan 1,17’ye düşürüldü. Ancak Sabah 05.00-07.00 ve 19.00-20.00 arasında uygulanan Halk Taşıt Uygulaması’nın da kaldırıldığı İZBAN’da rahat bir ulaşım vaadi bozulan trenler, aksayan seferler ile İzmirlilerin çilesi haline dönüşüyor.
Bu kentte ulaşım kolaylığı sağlama, trafik sorununun önüne geçmek için yapılan aktarmalı ulaşım İzmirliler için soyguna dönüştü. Uzak mesafelerde “Gittiğin kadar öde” ve İZBAN üzerinden tasarlanan ulaşım ile her gün cebimizden onlarca liranın ulaşıma gitmesine neden oluyor. Dört kişilik bir ailede iki öğrenci olduğu var sayılırsa aylık ulaşıma harcadıkları para 3600 lira iken İZBAN’da kaldırılan aktarma ile bir öğrenci ve bir yetişkinin İZBAN kullandığı düşünülse dahi aylık bir ailenin ulaşım masrafları 3000 lira artmıştır. Öğrenci kartına getirilen 30 yaş sınırı mahkeme kararı ile durdurulurken belediye bu karara uymamak için öğrenci kartı uygulamasını kaldırarak 26 yaşa kadar genç kart uygulaması getirilmiş ve binlerce iptal edilen kartları nedeniyle mağduriyet yaşamıştır.
“Kamusal hizmetleri tasarruf altında yok etmenize izin vermeyeceğiz”
Tasarruf tedbirleri adı altında ESHOT, vapur saatlerini azaltan belediye zarar ettikleri gerekçesiyle 90 dakika aktarmayı daha önce kalmıştır her aktarmada kademeli ücret almıştı. 90 dakika aktarma sistemi Sayıştay raporlarına yeniden “kamu zararı” olarak geçti. Belediyeleri uyarıyoruz; belediyeleri şirket gibi yönetemez, kamusal hizmetlerde kar-zarar hesabı yapamazsınız. Sayıştay raporunu bahane ederek 90 dakika ücretsiz aktarma sistemini kaldırmayı aklınızdan bile geçirmeyin.
Kamusal hizmetler zarar değil, kamusal yarardır. Kamusal zarar arıyorsanız bin odalı saraylara, bakanlara tahsis edilen uçaklara, belediye başkanlarının hizmetine sunulan araba ihalelerine bakın. Kamusal zarar arıyorsanız geçmediğimiz köprülere, gitmediğimiz hastanelere ödenen paralara bakın. Kamusal zarar arıyorsanız, maden şirketlerine verilen zeytinliklere, ormanlara bakın. Kamusal hizmetleri sizin OVP’iniz ile tasarruf tedbiri altında yok etmenize izin vermeyeceğiz!
Raydan çıkan metrolar, bozulan yürüyen merdivenler, aksayan seferler ile çileye dönüşen ulaşım hakkımız için buradayız. 40 istasyon ve 20 aktarma merkezinden oluşan İZBAN’ın 12 noktasında topladığımız 5000 imzayı bugün belediye meclisine getirdik. Bizim olanı geri alacağız. Şirketlerin kârını değil halkın üstün yararını gözetin.
Ayrıca basın açıklamasında toplanan imzalarda yer alan beş talep okundu. Halkevcilerin talepleri şöyle:
- İZBAN’da 90 dakika ücretsiz aktarma ve halk taşıt uygulaması geri getirilsin,
- Artı para sistemi ve 20 kilometreden sonra kilometre başına alınan ücret kaldırılsın,
- Halk taşıt uygulaması yarı yarıya ücret değil, parasız olsun.
- Her saatte işe giden işçiler, öğrenciler, kadınlar, emekliler gözetilerek günde iki kez tüm İzmirlilere parasız ulaşım hakkı tanınsın.
- Öğrenci kart uygulaması geri getirilsin, işçi abonman kartı istiyoruz.
Basın açıklaması “Bu kentin kadınları, gençleri, asgari ücretle geçinmeye çalışan işçileri, emeklileri, işsizleri olarak İzmir halkını müşteri yerine koymanıza, iktidarın tasarruf tedbirlerini, Şimşek programını uygulamaya çalışarak sırtımıza daha fazla yük yüklemenize, kamusal haklarımızdan “zarar ettiğiniz” gerekçesiyle elimizden almanıza izin vermeyeceğiz. Müşteri değil halkız, bizim olanı geri alacağız” ifadeleriyle son buldu. Açıklamanın ardından imzalar belediye meclisine teslim edildi.
Sendika.Org